– Gazoz var mı
– Gazoz yok efsane var
– Anlaştık 🙂

Sabah erken saatte İnönü caddesinden Demirtaş köyüne oradan da Demirtaş barajına doğru ilerledik. …

…arada çok kısa toprak kısımlar hariç tamamıyla asfalt ancak kalitesi çogunlukla bozuk. Sert süspansiyona sahip motorlar dışında hemen her türe uygun, son süratin düşük olduğu bu rotada büyük – küçük hacimli motorlar birlikte keyifle yol alabilir…

200km orhaneli, sadağ kanyonu, çiviliçam, yenikızılelma, kestelek, köreken, hasanağa… Açıklamaları okumayı ihmal etmeyiniz, fotoğraflar 5mp cep telefonu kamerası ile çekilmiştir ….

Orman içindeki toprak yol yer yer çamurlu, oldukça kaygan. Çamurlu yollarda motosikletle yerleşim yerlerinden uzak bölgelere tek başıma girme alışkanlığım pek yoktur. Issız ormanın içinde kayma, çamura saplanma, arıza, lastikte patlama, devrilme, yaralanma gibi durumlarda yardım çağırabilecek kadar yerleşim yerlerine yakın ve cep telefonlarının çalıştığı yerlerde, kısacası tek başınaysanız sesinizi duyurabilecek yerlerde olmanız gerekir. Ölüm olsa 6 ay sonra bulunabilirsiniz böyle yerlerde…

Eski cami gerçekten de eski. Şöyle ki Selimiyenin açılışı 1575 senesiyken Eski caminin açılışı 1414, arada bir buçuk asırdan fazla zaman var. Kadim bir havası var buranın, Bursa’daki Ulu camiye benzettim havasını…

kışın ilkbahara döndüğü şu günlerde akıl kârı değil ama; trakyaya bir gezi düzenleyelim dedik. Bu havalarda güneye gitmek daha mantıklı da, biz yine de meteorolojinin olur demesiyle rotayı kuzey batıya çevirdik.